Kayseri çevresindeki en eski yerleşim alanı, şehrin 20 km kuzey doğusunda bulunan
Kaniş Höyüğüdür. M.Ö. 2800 tarihinden Hellenistik Çağa kadar önemini
koruyan merkezde, eski Tunç Devri, Asur Ticaret Kolonileri ve Hitit
Çağları’na ait bir çok belge bulunmuştur.
Hititler’den sonra bölge Frig hakimiyetine geçmiş, daha ziyade
Kızılırmak havzasında egemen olan frigler zamanında mazaka ön plana çıkmıştır.
M.Ö. 676 tarihinde Anadolu’ya gelen Kimmerler'in Kaniş ve Mazaka’yı tahrip
ederek, Frig hakimiyetine son verdikleri tarihi kaynaklarda belirtilmektedir.
Kaniş’in önemini kaybetmesinden sonra, bölgenin kutsal dağı kabul
edilen Argaios'un (Erciyes) kuzey eteğindeki Mazaka ön plana çıkmıştır.
Kimmerler'in Asur ve Lidyalılar tarafından Anadolu’dan atılmaları ile
Mazaka, Lidya ve Med hakimiyetine girmiş ve devrin önemli ticaret merkezi
olmuştur.
M.Ö. 590 yılında Pers Kralı Kyros'un Lidya Kralı Krisos'u yenmesi
ile bütün Anadolu ile birlikte Mazaka da Pers hakimiyetine girmiştir. İran'dan
bölgeye göç eden halk, kendi ülkelerine benzettikleri Argaios (Erciyes) ve
çevresine yerleşmişlerdir.
KAPPADOKİA KRALLIĞI
M.Ö. 332 yıllarında Ariarathes I, ilk Kappadokia Kralı olarak
bağımsızlığını ilan etmiştir. M.S. 17 tarihine kadar 349 sene hüküm süren bu
krallığın başkenti Mazaka iken, Ariarathes V zamanında şehrin adı Eusebia
olarak değiştirilmiştir. M.Ö. 8 yılı içinde tekrar bir değişiklik yapılarak,
Roma İmparatoru Ceasar‘ın adına izafeten CEASAREA ismi verilmiştir. O günden
beri, 2000 senedir Kayseri ismi ile anılmaktadır.
ROMA DÖNEMİ
M.S.193-211 tarihleri arasında şehir stadyumu yapılmış ve önemli
Roma şehirlerinde olduğu gibi bir çok yarışmaların merkezi olmuştur. Şehir
surları ise, Roma İmparatoru Gordianus III zamanında (M.S.241) yıllarında
yaptırılmıştır. Dördüncü yüzyılın başlarında halk tamamen Hıristiyanlaşmış
ve Kayseri bu dinin ilmi merkezi haline gelmiştir.
Roma İmparatorluğunun Doğu ve Batı olarak ikiye bölünmesi ile,
Kayseri doğuda kaldığı için Bizans Şehri olmuştur. Bizans zamanında Arap
ve İran ordularının yaptığı İstanbul seferleri sırasında Kayseri defalarca
işgal edilmiştir.
KAYSERİ'NİN TÜRKLEŞMESİ
Büyük Selçuklu Sultanı Alparslan‘ın 1071 tarihinde
Malazgirt’te Bizans ordularını yenmesiyle Anadolu kapıları Türklere
açıldı. Bu tarihten 15 sene sonra, 1085 yıllarında Kayseri’yi artık bir
Türk ve Müslüman şehri olarak görmekteyiz. Müslüman Türklerin hakimiyetinde
Kayseri’nin eski halkı olan Rum ve Ermeniler’in birer mahallede toplandıkları,
Çarşı, Pazar ve ticarette yavaş yavaş hakimiyetlerini kaybettikleri
görülmüştür.
Şehir, süratle yapılan Camii, Han, Medrese, Hamam ve Çeşmelerle
kısa bir sürede tam bir İslam Şehri kimliği kazanmıştır. Bir müddet
Danişmendliler’e merkez olan Kayseri özellikle Selçuklu Sultanı Uluğ
Keykubad (1. Alaeddin Keykubad) zamanında Türkiye Selçuklu Devletinin
Konya ve Sivas‘la beraber üç başşehrinden birisi olmuştur. Danişmendi ve
Selçuklu yönetimleri zamanında yapılan görkemli yapıların en önemlileri
olarak; Camii Kebir, Güllük Camii ve Hamamı, Hunat Külliyesi, Şifaiye –
Gıyasiye Medresesi, Hacı Kılıç Külliyesi, Lala Muhlisiddin Camisi, Sahabiye
Medresesi, Kale Surları ve Yoğunburç sayılabilir.
MOĞOL HAKİMİYETİ
Selçuklu ordusunun 1243 tarihinde yapılan Kösedağ Meydan Savaşı
ile Moğol ordusuna yenilmesi, Türk tarihinde bir dönüm noktası olmuş ve artık
Anadolu’da Moğol hakimiyeti başlamıştır. Gönderdikleri Valilerle Anadolu‘yu
denetleyen Moğollar, 150 sene müddetle Kayseri ve Anadolu’nun bütün maddi ve
manevi kaynaklarını yağmalamışlardır. Moğol sömürüsü altında ezilen Selçuklu
Devleti, bütün gücünü kaybetmiş ve II. Mesud‘dan sonra dağılarak, yerini
beyliklere bırakmıştır. (1308).
OSMANLI DÖNEMİ
Fatih Sultan Mehmet zamanında, Gedik Ahmet Paşa tarafından
Karamanoğulları Beyliği’ne son verilerek, Karaman, Konya ve Kayseri
Bölgeleri Osmanlı toprağına katıldı. (1474) Kayseri 1476‘dan itibaren Karaman
eyaletine bağlı bir sancak merkezi oldu. 1839 tarihinde Bozok
Eyaletinde, 1867 tarihinde de bağımsız sancak merkezi olarak Osmanlı idari
taksimatında yerini aldı.
YAKIN DÖNEM
Cumhuriyet Döneminde 1924 tarihinde yapılan yeni anayasa ile
vilayet yapıldı. Bilinen en eski dönemlerinden beri ticaret merkezi olan
Kayseri’de devletin öncülüğünde sanayileşme başlatıldı. Sırayla Sümerbank
Dokuma Fabrikası, Tayyare Fabrikası, Anatamir Bakım Fabrikası, Askeri Dikim Evi
kuruldu. 1950‘den sonra Kayserili ticaretten sağladığı tasarruflarını sanayiye
dönüştürmeye başladı. Bugün Kayseri, ortalama büyüklükte Kayseri ekonomik,
kültürel, sportif ve şehircilik alanında yakaladığı ivme ile Türkiye'nin en
hızlı gelişen ve dikkat çeken şehirlerinin başında geliyor.
Kayseri, (Osmanlı Türkçesi: قیصریه, Latince: Caesarea in
Cappadocia, Yunanca: Καισάρεια/Kaisareia) Kayseri ilinin merkezi
olan şehir. Şehrin nüfusu, son sayımlara göre 1.064.164’tür. Akkışla, Bünyan,
Develi, Hacılar, İncesu, Kocasinan, Melikgazi, Pınarbaşı, Sarıoğlan, Sarız,
Tomarza, Yahyalı ve Yeşilhisar olmak üzere 13 ilçeden oluşmaktadır. Türkiye’nin
nüfus bakımından 7. büyük kentidir. İç Anadolu’nun ise Ankara‘dan sonra 2. büyük kenti ve sanayi merkezidir.
KAYSERİNİN
EN GÖZDE ALISVERİŞ MERKEZLERİ
KAYSERİ
PARK, KAZANÇLI ALIŞVERİŞİN KALBİ
Kapılarını 2006 yılında açan Orta Anadolu’nun en gözde Alışveriş
ve Yaşam Merkezi Kayseri Park, açıldığı günden bu yana Kayserilileri alışveriş,
eğlence ve kültür aktiviteleriyle buluşturuyor. Sunduğu farklı alternatiflerle
tam bir ‘yaşam merkezi’ olan Kayseri Park, marka karması içinde ünlü Türk ve
Dünya markalarını barındırıyor.
Artaş İnşaat grubu yatırımlarından biri olan Kayseri Park, 64.000
metrekarelik toplam kapalı alan içerisinde 27.000 metrekare
kiralanabilir alan ile;her tarza, her yaşa ve beğeniye hitap edebilen Vakko, W
Collection, Mango, Benetton, Nike, Swatch,Marka Park, Abdullah Kiğılı, Levi's,
Starbucks Coffee gibi ulusal ve uluslar arası 130 mağaza ile hizmet veriyor.
Yaklaşık 1000 kişiye istihdam sağlayan Kayseri Park, aylık ortalama 700.000
ziyaretçi ağırlıyor. Kayseri Park'ın 2000 araç kapasiteli otoparkı ücretsiz
olarak hizmet veriyor.
Kayseri’de sosyal yaşamın bir numaralı adresi olan Kayseri Park’ta,işletmeciliği
Mars Groupa bağlı Cinemaximum Sinemaları hizmet veriyor. 9 salonlu,1340 koltuk
kapasiteli,tam donanımlı, ileri teknolojisiyle vizyon filmlerini maksimum
konforda sunan Cinemaximum Sinemaları, özellikle hafta sonları Kayserililer
için önemli eğlence alternatifi olarak öne çıkıyor. Kayseri Park fast food
katındaki iç oturum alanları ve terası ile Türk ve Dünya mutfaklarından seçme
lezzetler sunarak her gün yüzlerce kişiyi ağırlıyor.
Kayseri Park’ta ziyaretçiler için her şey düşünülmüş. Bebek
odasından,engelli ve yaşlılar için tekerlekli sandalyeye ve bebek arabasına
kadar her türlü hizmetin bulunduğu Kayseri Park’ta,ziyaretçiler tüm günlerini
neşe ve keyif içinde geçiriyor.
En iyi hizmet misyonunu üstlenen Kayseri Park, ziyaretçilerinin rahatı
ve mutluluğu için çalışıyor. Kayseri Park yenilikçi ve ilerici bakış açısıyla
yoluna devam ediyor. Uluslar arası kalite ve standartlarda faaliyetler
gerçekleştirmeyi kendine öncelikle hedef edinen Kayseri Park, 4. yılında 10
milyon $’lık yenileme çalışması gerçekleştirdi.
KAYSERİ PARK’TA HERŞEY BİR ARADA
Alışveriş, lezzet, sinema, tiyatro, eğlence gibi tüm ihtiyaçların
bir arada sunulduğu Kayseri Park, bundan sonra da değişimin, eğlencenin,
yeniliğin ve konforun adresi olmaya devam edecek. Özel günlerdeki etkinliklerin
yanı sıra kültür ve sanat aktiviteleri, sezonluk dekor süslemeleri tam gaz
devam edecek. Kayseri Park, ziyaretçilerine özel olduklarını hissettirmeyi her
daim sürdürecek.
Ziyaretçilerine yürüme mesafesinde olan ve böylelikle büyük bir
ulaşım kolaylığı sağlayan Kayseri Park, haftanın 7 günü 10.00 – 22.00 saatleri
arasında açık. Tüm bu özellikleriyle Kayserililerin ikinci evi olan Kayseri
Park’ta hayat her daim canlı ve heyecanlı…
KAYSERİ FORM
Forum Kayseri şehrin
merkezinde yer almaktadır. Şehir merkezinden geçen ana ulaşım ağı ve köprülü
kavşaklar ile kesişen konumu itibariyle proje kusursuz bir erişilebilirliğe
sahiptir. 75,500 m²’lik arsa alanı üzerinde geliştirilecek olan Forum Kayseri
konumu ile perakende sektörü için büyük önem taşımaktadır.
Kayseri, kentsel gelişim
itibariyle yoğun konut yapılaşmasına sahiptir. Ulaşım ağının planlı ve
kentleşmenin kompakt bir yapıya sahip olması, şehrin her noktasından proje
alanına kolaylıkla ulaşımı mümkün kılmaktadır. Projenin hizmet bölgesi 1
milyonu aşan ve hızla artan nüfusa sahip şehrin tamamını kapsamakta ve yakın
çevre etki alanı da göz önünde bulundurulduğunda, alışveriş merkezi yaklaşık
yılda 13 milyon ziyaretçiyi ağırlamaktadır.
Forum Kayseri,
havaalanı-Erciyes güzergahı ve yeni yapılan raylı sistem güzergahı üzerinde
olması, şehrin konut ve ticaret kullanımlarının birleşme noktalarında bulunması
nedeni ile yalnızca Kayseri ili için değil aynı zamanda yakın mesafedeki Sivas,
Yozgat, Niğde, Kırşehir ve Nevşehir gibi çevre iller için de bir ticaret,
sosyal ve kültürel cazibe merkezidir.
Yaklaşık 66.000 m² kiralanabilir
alana sahip olacak dört katlı projede, hipermarket, ulusal ve uluslararası
çeşitli markaların yer aldığı mağazalar, sinemalar, restoranlar ve parkların
yanı sıra 2.000 araçlık açık ve kapalı otopark da yer almaktadır. Hollanda’lı T+T Design ve İspanyol L35
tarafından tasarlanan, uygulama projeleri Türrkiye’den ERA tarafından yapılan
proje, ana cephelerinde yer alan Kayseri taşları ve yerel mimariye özgü
kemerleri ile modern ve geleneksel yapıyı biraraya getirmektedir. Günışığının
içeri süzüldüğü proje, açık terasları ve
çevresini tamamen saran şehir parkı ile vazgeçilmez bir buluşma noktasıdır.
Ali Dağı Yer Altı Şehri
Yeni
keşfedilmiş ve henüz tamamı ziyarete açılmamış yerlerden birisi.
Hıristiyanlığın yasaklandığı dönemlerde Hıristiyanlar’ın yaşamak için dağı
kazarak inşa ettiği bu şehir, insanoğlunun hangi süreçlerden geçtiğini, isterse
neler yapabileceğini görmek adına kesinlikle görülmesi gereken yerlerden
birisi.
Eğer
giderseniz sizi oldukça zor bir gezi bekliyor. Kimi zaman çömelerek, kimi
zamanda su üzerinde botla bile gezebilirsiniz şehri.
Erciyes Dağı
Erciyes Dağı, 3.917
m. yüksekliği, bulutları delen zirvesi, tepesinden eksik
olmayan karı ve insana ilahî duygular veren azametiyle, Kayseri’nin sembolüdür
Kayseri’de
gezilecek yerler listemizde bulunan ve Kayseri’nin sembolü haline gelen
Erciyes, artık kayak turizmi ile de ön plana çıkmış durumda. Biraz daha
mütevazi ve ekonomik bir kayak tatili istiyorsanız Erciyes’e gelebilirsiniz. Ya
da kış aylarında bir Kayseri ziyaretiniz olacaksa günübirlik bile gidip
gelmeniz mümkün.
Sönmüş bir “küme volkan” olan dağdaki volkanik
patlamaların 30 milyon yıl önce başladığı, Erciyes'ten çıkan küllerin rüzgarla
kilometrelerce uzaklara taşınarak,
ile birlikte,
peri bacalarını oluşturduğu düşünülmektedir. Yüksek kısımları
her mevsim karla kaplı olan Erciyes’in kuzeyinde bir kilometre uzunluğunda dağ
buzulu vardır. Ayrıca dağın doruğunda bulunan, Bizans rahiplerinin inzivaya
çekildiği mağaralar, kötü hava şartlarında dağcılar için sığınak olmaktadır.
Dağcılık ve kış sporlarında Türkiye’nin belli
başlı merkezlerinden olan Erciyes, Kayseri’nin 30 km. güneyinde yer alır.
Erciyes kayak pisti dünyanın en iyi kayak pistlerindendir.
Konumu
Enlem: 38° 52′ 0″ Kuzey Boylam: 35° 58′ 0″ Doğu
Genel özellikleri
Türkiye’nin en yüksek dağlarından olan Erciyes,
’nin güneybatısında tek kütle olarak yükselir. Erciyes’in
doruğu genel görünümü ile bir kubbeyi andırır. Sel yatakları ile derin biçimde
yarılmış, yer yer üst üste kubbelerden ve sırtlardan oluşmuş doruklarında,
kabaca doğu-batı doğrultulu bir sağrı uzanmakta ve bu sağrı üzerinde iki tepe
bulunmaktadır. Bunlardan biri olan 3917 m. yükseklikteki Büyük
Erciyes, aynı zamanda dağın doruğunu oluşturur. İkinci tepeyse
bunun batısında yer alan Safrakaya tepesi ya da Küçük
Erciyes ’tir (2700 m.).
Tepeleri
Erciyes Dağı’nın kuzey yamaçlarında,
yükseklikleri 2200 m.
ile 2700 m.
arasında değişen birçok volkan tepesi sıralanmıştır. Bunların başlıcaları
,
,
,
,
ve
tepeleridir. Yine dağın bu kesimlerinde, lav akıntılarıyla
oluşmuş kaya yığıntı alanları vardır. Sözkonusu yığıntılar, Peri kartını ve
Selim kartını adıyla anılır. Erciyes dağı kütlesinin doğusunda, yükseklikleri
1200-1700 m.
arasında değişen başka volkan tepeleri yayılmıştır. Çarıktepe,
Arkatepe, Un tepesi, Büyük Kızıltepe, Küçük Kızıltepe gibi kabartıların yer aldığı bu bölgede,
asıl kütleden görece ayrı iki volkanik dağ daha vardır. Bunlar
(1871 m.)
ve
’dır (1640 m.). Dağın güney ve batı yamaçlarında da
Üçtepe, Evliya Dağı, Uçukdağ, Kırmızıtepe, Göktepe, Bozdağ, At Tepesi,
Şeyharslan, Beşparmak, Karasivri, Karnıyarık gibi kartınlar ve tepeler
sıralanmıştır. Erciyes Dağı’nın doğusunda yer alan ve dağdan
ile ayrılan
ise 2700 m.
yüksekliktedir.
Volkanik özelliği
Erciyes, III. Zaman ortalarından başlayarak
çeşitli dönemlerde etkinlik gösteren, lav ve tüf püskürten eski bir
yanardağdır. Bu özelliği ile türlü yaştaki volkanlardan oluşmuş bir küme volkan
olarak nitelendirilmektedir. Toros orojenez kuşağı ile İç Anadolu masifleri
arasındaki alanda, püskürmelerle ortaya çıkan kuzeydoğu-güneybatı doğrultulu
dağların en önemlisi olan Erciyes, özellikle pontiyen, pliyosen ve
pleistosendeki yanardağ püskürmeleri sonucu bir stratovolkan (tabakalı volkan)
olarak yükselmiştir. Erciyes Dağı’nda bugünkü ana volkan konisi, bazaltlı
lavlarla oluşan eski volkan temelinin, daha sonra kıvamlı andezit lavlarının
püskürmesi sırasında iç basınç sonucu parçalanmasıyla açılan çukurda
oluşmuştur. Ana doruğun doğusunda dağı bir yay biçiminde çeviren Koç Dağı’nın
eski volkanın kalıntısı olduğu sanılmaktadır. Bu arada dağın püskürmeleri
sırasında ortaya çıkan lav, tüf, dışık (cüruf) ve lapiller (yanardağ çakılı)
yaklaşık 100 km.
uzaklığa yayılmış ve bu volkanik malzemeler, Erciyes Dağı’nın çevresindeki tepe
ve platoların buğünkü yapısını belirlemiştir.
Buzullar
Erciyes Dağı üzerinde IV. Zaman’da oluşan
buzullar aşındırma yoluyla dağın yüksek kesiminde geniş ve derin sirkler (buz
yalakları) ortaya çıkarmıştır. Dağda, 3000-3500 m. arası yükselti
kuşağında yer alan bu sekiz buz yalağından birinin geniş bölümünde bir buzul
bulunmaktadır. Boyu 700 m.,
eni yaklaşık 200 m.
olan buzulun kalınlığı 20 ile 50
m. arasında değişmektedir.
Bu buzul devrinden sonra da Erciyes’te yeniden
yanmalar belirmiş, bu dönemdeki püskürmeler sınırlı ve daha küçük ölçüde
olmuştur. Dağın kenarlarındaki yarıklardan, çoğu kiremit renkli cüruflar
püskürmüş, böylece Büyük Kızıltepe, Küçük Kızıltepe gibi nispeten ufak çapta
koniler oluşmuştur. Böyle küçük püskürmeler günümüzden 2000 yıl öncesine kadar
görülmüş olmalı ki, miladın başlarında coğrafyacı Strabo, Kayseri şehri
yakınındaki ateş çukurlarından geceleyin fışkırdığı görülen alevlerden söz
etmiştir. Bu, Erciyes’in son faaliyeti olmuştur. Günümüzde Erciyes, sönmüş genç
volkan dağı olarak, 3916 m.
yüksekliği, heybetli görünüşü, 1100 km2'yi geçen alanı, çevresine canlılık
veren varlığı ile bölgenin tabiat zenginliğidir.
Doğal bitki örtüsü
Erciyes’in yer aldığı bölgenin doğal bitki
örtüsü bozkırdır. Ancak, kimi kesimlerde yer yer çalılıklar ve nemli yerlerde
meyve, kavak ve söğüt ağaçları da görülmektedir. 1500-1600 m'ye dek çıkan bozkır
bitki örtüsü, yerini daha sonra 2500
m'ye ulaşabilen dağ bitkilerine bırakır. Sonraki
yüksekliklerde ise yüksek dağ bitkileri yer alır.
Erciyes Dağı çevresi, eski dönemlerden beri
önemli bir yerleşme merkezi olmuştur. Günümüzde Kayseri şehri dağın eteğine
yakın bir bölgede bulunmaktadır. İlin önemli yerleşim merkezlerinden Develi
ilçesi ise dağın güney eteklerinde yer alır.
Erciyes’in yüksek kesimindeki başlıca yol, Tekir
yaylasından geçen Kayseri-Develi yoludur. Öte yandan Erciyes, bölge halkı için
önemli bir dinlenme yeridir. Özellikle kuzey yamaçları, 1500-1600 m'ye kadar bağ ve
bahçelerle doludur.
Tekir yaylası
Kayak pistinin de yer aldığı
, kışın olduğu kadar yazın da inanılmaz
güzellikteki doğal yapısıyla ilgi çekmekte, piknik alanı olarak da hizmet
vermektedir.
Tekir Yaylası ve çevresindeki yaylalar ve
yöresel Tekir balı, Erciyes’in
vazgeçilmez güzellikleri arasındadır. Erciyes, doğal ortamlarda yaşayan ve
adı
verilen yaban atlarıyla da ünlüdür.
Gevher Nesibe Şifahanesi (Tıp Müzesi)
Yıllarca
atıl durumda kalsa da değeri geç de olsa anlaşılabilmiş önemli miraslarımızdan
birisi. Türk tarihinin ilk akıl hastanesi olarak bilinen şifahanenin tarihi
1200’lü yıllara kadar uzanıyor. İsmini Kılıç Aslan’ın kızı olan Gevher Nesibe
Hatun’dan alır; zira bizzat Gevher Nesibe Hatun’un vasiyetidir. İçinde hüzünlü
bir aşk hikayesi, zamanının ötesinde imkanlar ve çok naif mimari detaylar
barındırır.
Hunat Hatun Külliyesi
Alaeddin
Keykubat’ın hanımı Hunat Hatun tarafından yaptırılan külliye, bugün hediyelik
eşya satan esnaflar tarafından biraz amacından sapmış şekilde kullanılmakta.
Külliye’nin yanında bulunan cami ise Selçuklular’dan günümüze kalmış en büyük
camilerden birisi. Yine de Kayseri gezinizde burası ilk duraklarınızdan birisi
olmalı.
Sahabiye Medresesi
Selçuklu
mimari eserleri arasında en iyi korunabilmiş olanlardan birisi. Günümüzde ise
kitapçıların yer aldığı oldukça hareketli ticari alanlardan birisi. Gidecek
olursanız özellikle kapısında bulunan ince işçiliğe dikkat etmelisiniz.
Medrese hakkında daha detaylı bilgi ve resimleri için Sahabiye Medresesi yazımızı inceleyebilirsiniz.
Güpgüpoğlu Konağı
Güpgüpoğlu
Konağı’da Kayseri’de gezilecek yerler listemizde.600 yıllık bir geçmişi olan
konak, haremlik ve selamlık olmak üzere iki kısımdan oluşur. 1995 yılında
yapılan değişiklikle birlikte de artık Etnografya Müzesi olarak hizmet vermeye
ve misafirlerini ağırlamaya başlamıştır. Müzede Selçuklular’dan kalma eserleri
görme şansınız vardır.
Güpgüpoğlu Konağı ve Etnografya Müzesi hakkında daha
detaylı bilgiler içeren Güpgüpoğlu Konağı yazımızı inceleyebilirsiniz.
Soğanlı Harabeleri
Ürgüp
ve Göreme’deki oluşumlara benzer özelliklerde inşa edilmiş bir medeniyet
merkezi olan Soğanlı Harabeleri, daha çok 4. yüzyılda Hıristiyanlar için bir
kaçış noktası olmuş ve burada onlarca farklı kilise inşa edilmiştir. Halen bazı
kiliseler içerisinde Hıristiyanlığın ilk yıllarından kalma freskler
bulunmaktadır. Kayseri geziniz uzun süreli ise kesinlikle bir gününüzü
ayırmanız gereken yerlerden birisidir.
Kapuzbaşı Şelalesi
Dünya’nın
en yüksek 2. şelalesi olma özelliğini taşıması ile yerli turist kadar yabancı
turistin de ilgisini çeken şelale, kendisini ilk defa görenlere ilginç bir
heyecan verir. Doğada biraz vakit geçirip huzur bulmak istiyorsanız rotanızı bu
tarafa çevirip şelaleyi de görme şansını bulabilirsiniz.
Arkeoloji Müzesi
Çok
fazla büyük olmasa da içerisindeki eserler oldukça etkileyicidir. Kayseri’nin
geçmişi hakkında biraz bilgi sahibi olmuşsanız gezinizi müze ziyareti ile
sonlandırıp tam anlamıyla bilgilerinizi özümseyebilirsiniz.
KAYSERİ SANAYİSİ
1) SANAYİNİN GELİŞİMİ
Kayseri, elverişli ulaşım ve enerji
olanakları ve zengin yeraltı kaynaklarının yanı sıra sanayisi de gelişmiş
illerdendir.
İldeki imalat sanayiinin gelişmesindeki en önemli etken, Cumhuriyetin ilk
yıllarından başlayarak yapılan kamu yatırımlarıdır. 1920’lerin sonlarında
demiryolu ve elektrik santralına kavuşan İlde, yine aynı yıllarda tank, uçak
gibi araçların montajını ya da onarımını yapan fabrikalar açılmıştır.
1930’ların ilk yıllarında da kuzey ve güney karayolu bağlantıları sağlanmıştır.
1926 yılında Bünyan Halı İpliği Fabrikası, Kayseri Tayyare Fabrikası ve Tank
Tamir Fabrikası, 1927 yılında açılan Ankara-Kayseri Demiryolu, 1929’da yöreye
elektrik sağlamaya başlayan Bünyan Hidroelektrik Santralı, 1930’da yapılan
Kayseri-Sivas-Samsun karayolu, 1933 yılında yapılan ve İli Akdeniz’e bağlayan
Kayseri-Ulukışla Demiryolu ve 1935 yılında kurulan Sümerbank Kayseri Bez
Fabrikası İlde sanayinin gelişmesine katkısı olan önemli kamu yatırımlarıdır.
Bu yatırımlar, 1950’lerden sonra hızlanan sanayi atılımlarına çeşitli açılardan
öncülük etmiştir. Özel kesim, kamu kesiminden nitelikli işgücünün yanı sıra
üretim için gerekli hammaddeyi de sağlamıştır. Özel kesim yatırımları yoğun
olarak bu dönemde artmış ve dolayısıyla il ekonomisinde özel kesimin etkinliği
ve ağırlığı ortaya çıkmaya başlamıştır. 1950’lerde Kayseri’deki kamu
yatırımlarına yalnızca 1955 yılında işletmeye açılan Şeker Fabrikası
eklenmiştir.
Kayseri sanayinde, 1960’larda en önemli dallar gıda, dokuma ve metal
eşya-makine imalatıdır. Gıda sanayindeki işletmelerin büyük çoğunluğu ilin
öteden beri özgün ürünleri olan sucuk ve pastırma imalathaneleridir. Diğerleri
un, makarna, irmik ve bisküvi üreten işletmelerdir.
1970’li yıllar, imalat sanayinin çeşitlendiği ve ölçeklerin büyümeye başladığı
yıllardır. Önceleri gıda ve dokuma dallarından sonra gelen metal eşya makine
sanayi bu yıllarda başa geçmiştir. 1979 yılında yapılan Yıllık İmalat Sanayi
Anketi sonuçlarına göre; İldeki işyerlerinin dağılımı açısından yüzde 41 ile
metal eşya-makine imalat sanayi birinci, yüzde 20,6 ile dokuma sanayi ikinci ve
yüzde 18,6 ile gıda sanayi üçüncü sırayı almaktadır.
Bu dönemde özel kesim, su
motorlarından traktöre, redresörden matkaplara, preslerden bisiklete birçok
ürünün üretimine yönelmiştir. İldeki çok sayıda mesleki ve teknik okul,
sanayinin gereksindiği nitelikli işgücünün kaynağını oluşturmuştur. Sanayi
bölgesindeki atölye ve imalathanelerin çoğu bu okullardan mezun teknik
elemanlar tarafından kurulmuştur.
1970’li yıllarda İlde, imalat sanayi
dalında büyük birkaç işletmenin yanında, küçük ve orta ölçekli çok sayıda
işletme bulunmaktadır. Büyük işletmelerin başında, metal eşya-makine dalında
Hema Traktör Fabrikası, TAKSAN Takım Tezgahları Fabrikası, ÇİNKUR Çinko-Kurşun
Fabrikası, HES Kablo Fabrikası, Erciyes Boru Fabrikası, Bünyan Döküm Makine
Alet Fabrikası, Asya Madeni Eşya ve Emaye Fabrikası gibi fabrikalar yer
almaktadır.
Dokuma alanında Birlik Mensucat,
Karsu Tekstil, Atlas Halı Fabrikası, Saray Halı Fabrikası, Lüks Kadife gibi
işletmeler, gıda dalında ise Meysu, Kemsan, Garipsu, Kayseri Yem Fabrikası ve
birkaç un fabrikası önde gelen işletmelerdir. Bu büyük işletmelerin hemen hepsi
kendi pazarlama şirketlerini de oluşturmuştur. Bir yandan bu şirketler, diğer
yandan da Kayseri’de üretilen mamulleri İlde ve il dışında pazarlayan ve ilin
ihtiyaç duyduğu mamulleri İl dışından temin edip ilde pazarlayan çok sayıda büyüklü
küçüklü işletmeler Kayseri’nin ticari yaşamına hareketlilik kazandırmışlardır.
1980’li yıllarda büyük işletmelerin
sayısı artmıştır. Özellikle 1985’ten sonra uygulanan teşvik sistemi, İlde
teşvikli yatırım yapanları arttırmış, çok sayıda büyük ölçekli işletmeler
doğmuştur.
Organize Sanayi Bölgesi’nin
kurulması, altyapısının tamamlanması ve 1989 yılında bu bölgeye teşvik sistemi
içerisinde ikinci derecede kalkınmada öncelikli yöre statüsü verilmesi,
Kayseri’de büyük işletme sayısının çok sayıda artmasına yol açmıştır.
İstanbul Sanayi Odası’nın her yıl
yayınladığı “Türkiye’nin 500 Büyük Sanayi Kuruluşu” anketinin 2007 ve 2008 yılı
sonuçlarına göre Kayseri’den 14 sanayi kuruluşu listeye girmeyi başarmıştır. Bu
firmalar ve gerçekleştirmiş oldukları üretim miktarlarına ait bilgiler
ayrıntılı olarak Ek-12’de verilmiştir.
Kayseri’de 11 küçük sanayi sitesi
faaliyette bulunmaktadır. Küçük sanayi sitelerinin 8 tanesi il merkezindedir.1
tanesi Tomarza ilçesinde, 1 tanesi Pınarbaşı ilçesinde 1 tanesi de Develi
ilçesindedir. Sanayi ve Ticaret Bakanlığının %65 kredi desteği ile yapılmakta
olan Tomarza Küçük Sanayi Sitesinde 27 olan işyeri sayısı 55’e
yükseltilmiş, bu işyerlerinin inşaatı tamamlanmış, geçici kabulü yapılmıştır.
Küçük sanayi sitelerinde toplam 7.741
değişik işyeri yer almakta olup toplam 36.902 işçi çalışmaktadır. Bu
sitelerin çoğunluğu %100 doluluk oranına ulaşmıştır. İlimizdeki 746
tesisden 228 tanesi mobilya ve ev tekstili sektöründe faaliyet göstermektedir.
Ayrıntılı bilgiler aşağıdaki tablolarda verilmiştir
.
Ticaret Odasına kayıtlı 15,300 üye
bulunmaktadır. Tohum, hububat ve bakliyat tacirleri, gıda maddeleri ve yiyecek
tacirleri, besiciler ve pastırma, sucuk imalatçıları, yapı malzemeleri
satıcıları, kumaş satıcıları ve manifaturacılar, sarraf ve kuyumcular, tuhafiye
ve konfeksiyon tacirleri, halı ve kilim satıcıları, oto yedek parça ve lastik
tacirleri, yün, yapağı ve deri tacirleri, nakliye, bina inşaat müteahhitleri
vb. toplam 30 değişik meslek grubunda yer alan bu gerçek ve tüzel kişilerin
sayısı Kayseri’de ticari yaşamın canlılığını ve hareketliliğini yansıtmaktadır.
Kayseri Esnaf ve Sanatkarlar
Odaları Birliğine bağlı 42 odaya kayıtlı toplam üye 33.835 Kayseri Sanayi
Odası’nın 1.060 üyesi ve Ticaret Borsası’nın da 1.200 üyesi
bulunmaktadır.
2) ORGANİZE
SANAYİ BÖLGELERİ
KAYSERİ OSB
Kayseri Organize Sanayi Bölgesi,
Bakanlar Kurulu’nun 29.03.1973 tarih ve 7/6177 sayılı kararnamesine göre 1976
yılında İl Özel İdaresi, Sanayi Odası ve Sanayiciler Derneği iştiraki ile
kurulmuştur. Altyapı projeler 1980 yılında tamamlanmış ve 1981 yılında
inşaatlarına başlanmıştır. 1987 yılında ise altyapı inşaatları tamamlanmıştır.
Bölge, Kayseri merkezine yaklaşık 14
km uzaklıkta Yılanlıdağ eteklerinde tarımsal verimi
düşük alan üzerine kurulmuştur.
05.11.2003 tarihinde yapılan olağanüstü genel kurulda Hacılar OSB ile Kayseri
1. OSB tüzel kişiliği adı altında birleşme ve genişleme kararı
alınmıştır. Hacılar OSB ile birleşme kararı 06.01.2004 tarihli ve 228
sayılı Sanayi ve Ticaret Bakanlığı yazısı ile kesinleşmiştir.
24.05.2006 tarihinde yapılan Genel Kurulda “Kayseri 1.Organize Sanayi
Bölgesi” ismi “Kayseri Organize Sanayi Bölgesi” olarak değiştirilmiştir.
Bölge alanının %71’ini sanayi alanı
kaplamaktadır. Diğer %29’lık kısımda da sosyal alan, yeşil alan ve
tesisler bulunmaktadır.
İmar
çalışmaları tamamlanan ana bölge , II ve III nolu genişleme alanlarıyla
sanayiciye tahsis edilen 11.200.000
m2 alanda toplam 401 sanayi parselinin sanayiciye
tahsisi yapılmıştır.
IV Nolu Genişleme Alanı; Bölge sanayicilerinin ve
yeni yatırım yapmak isteyen firmaların yoğun arsa talepleri doğrultusunda yeni
arsa üretimi için bölgemize mücavir, O.S.B. kurulmasına uygun, mülkiyeti şahıs
ve kurumlar ait yaklaşık 7.500.000. m2 büyüklüğünde arazi tespit edilmiş olup,
bu arazilerin tamamı satın alınmıştır. Bu bölgenin hali hazır haritaları ve
zemin etüd projeleri tamamlanmış olup imar planı ve altyapı projeleri
tamamlanmış ve altyapı inşaatları devam etmektedir. 399 adet parsel
sanayicilere tahsisi yapılmış ve bunlardan 182 tanesi faaliyete başlamıştır.
93 fabrikanın inşaatı ise hızla devam etmektedir.
Tüm genişleme alanları ve Hacılar OSB nin de
bölgeye dâhil edilmesiyle Kayseri OSB nin alanı 23.500.000 m2
olmuştur.Bölgede çalışan kişi sayısı yaklaşık 38.000 civarındadır.
Kayseri OSB, TEİAŞ’a mülkiyeti ve işletmesi kendine ait hatlarla bağlı
olduğundan yaklaşık %10 civarında daha ucuz enerji temin etmekte ve
sanayicilerimize de aynı fiyattan vermektedir. Ayrıca bölge EPDK dan elektrik
dağıtım lisansı almış durumdadır.
MİMARSİNAN VE İNCESU OSB
İncesu Organize Sanayi Bölgesi, kuruluş
çalışmalarına 1994 yılında başlamış, 02 Ocak 1996 tarihinde Kayseri 2.
Organize Sanayi Bölgesi adıyla resmen kurulmuştur. İncesu OSB 15 Nisan 2000
tarihinde yayımlanan 4562 sayılı OSB kanununa göre kuruluş protokolünü
tamamlayarak 11.04.2001 tarihinde Sanayi ve Ticaret Bakanlığınca Kayseri-İncesu
Organize Sanayi Bölgesi adıyla kurulmuş ve Bakanlıkça 124 sicil numarası ile
tescil edilerek özel tüzel kişilik kazanmıştır.
Bölge 610 ha alanda Kayseri –
Adana Karayolu üzerinde 37.
km de kurulmuştur. İmar planımıza göre 5.000 m2 den 280.000 m2 arasında
değişen 390 ha
alana 157 adet parsel mevcuttur. Bu parsellerin bu güne kadar 148 adedi
girişimcilere tahsis edilmiştir.
Mevcut su kapasitesi 50
litre/saniyedir. 5000 tonluk su deposundan cazibe ile su şebekesine dağılan
suyun bölge içerisinde en düşük kotta maksimum 9 atü basıncı mevcuttur.
Bölge içerisinde sanayicilerin
elektrik ihtiyacı için her biri 250 KW olan 15 adet trafo bulunmaktadır.
Bölge ihtiyacı için 8’’ çapında boru
ile doğalgaz hattı bölge içerisine kadar getirilmiştir.
2009 yılında yatırım olarak ağaçlandırma, ağaçlandırılan alanlara tam
otomatik damlama sulama şebekesi yapımı gerçekleştirilmiştir.
Bölge içerisinde sanayi tesisi kurmak
için 2009 yılına kadar 10 adet projeye yapım ruhsatı verilmiş, fakat 5 firma
inşaata başlatmıştır. Bunlardan sadece 1 firma üretime başlamış, diğer 4 firma
inşaatı kesintili olarak devam ettirmektedir.
Mimarsinan OSB’nin mevcut alanı
brüt 6.044.000 m2 imar planı tasdik olmuş olup, mevcut alanda 376 adet
sanayi parseli bulunmakta ve tamamı sanayicilere tahsis edilmiş bulunmaktadır.
Genişleme Bölgesi alt yapı çalışmalarına başlanmıştır.1/25.000 lik Nazım İmar
Planlarına OSB alanının tamamı işlenmiştir.
Mimarsinan OSB’nin OG/AG Elektrik
Dağıtım Şebekesi, SCADA ve Sayaç Otomasyonu (AMR) sistemi tamamlanmıştır.
Böylece modern, güvenli, pratik, kaliteli ve ekonomik elektrik alt yapı
sağlanmıştır. Bölgemiz 49 Yıl Süreyle OSB dağıtım lisansı almıştır.
B Mimarsinan OSB’nin mevcut
alanda 30 adet sanayici üretime geçmiş, 18 adet sanayici inşaata başlamış olup
52 adet sanayicimizde inşaat için Proje çalışmaları yapmaktadır. Bölgemizde
üretime geçen sanayicilerden mermer, inşaat malzemesi, mobilya, gıda ve madeni
eşya sektörlerinde toplam 300 kişi istihdam edilmektedir.
Mevcut bölgede sanayicilere verilecek
olan su için şebeke hattı tamamlanmıştır. bununla birlikte 2.500 m3 lük su deposu ve 200 m3 lük terfi binası
inşaatı bitmiştir.İki adet daha su kuyusu için sondaj çalışmaları devam
etmektedir.Su ihtiyacı için 2009 yılında bir adet daha 10.000 m3 lük su deposu
yapılacaktır.Kanalizasyon ile ilgili ihalenin de 2009 yılı içerisinde yapılması
planlanmaktadır.
Mimarsinan OSB’nin ile Kayserigaz
arasında anlaşma sağlanarak doğalgaz çalışmalarına başlanmıştır.2010 yılında
sanayicilerimize doğalgaz kullandırılması planlanmaktadır.
Mimarsinan OSB’nin mevcut alanda 24 Km iç yollar tamamlanmış
olup kontrolleri yapılarak yollar stabilize olarak sanayicimizin hizmetine
sunulmuştur. Bölgemiz Kayseri – Malatya karayoluna bağlantısı olan 1.2 Km lik 1 nolu bağlantı
yolu üst yapı çalışmaları tamamlanmıştır. Genişleme bölgesi içme suyu şebekesi
yapım işi ihale edilmiş olup, yol yapım çalışmaları ile devam etmektedir.
Mimarsinan OSB’nde kullanılacak bütün
iletişim ve bilgi sistemleri IP tabanlı tek bir çatı altında toplanarak
maksimum verim, ekonomi ve kalite ortaya konulacaktır. Fiber optik alt yapı
sayesinde hız ve performans sorunu olmayan iletim alt yapısı oluşturulacaktır.
Bu alt yapı sayesinde sanayicilerimiz santral yatırımı yapmadan TELEFON SİSTEMİ
kullanacaktır. Güvenli internet, uzak ofis bağlantısı, çevre güvenlik sistemi,
uygulama paylaşımları gibi her türlü hizmetleri ek bir maliyet olmadan
kullanabileceklerdir.
OSB’ye ait arıtma tesisi fizibilitesi
tamamlanmıştır. Deşarj yeri belirlenerek Bakanlıkça yeri uygun bulunmuştur.
Mimarsinan OSB’nin alt yapı
yatırımlarında KDV muafiyetinden yararlanabilmek için 37.000.000,00 TL
tutarında Hazine Müsteşarlığından Yatırım Teşvik Belgesi alınmıştır.Bu sayede
6.000.000,00 TL KDV desteği sağlanmıştır.
OSB’nin mevcut alanında kamulaştırma
işlemleri bitmiştir. 1 nolu genişleme sahasında hazineye ait taşınmazlarla
ilgili talepler değerlendirilmektedir.
ŞİRKETLER VE KOOPERATİFLER
İlde toplam 10.087 şirket bulunmaktadır. Bunların
büyük bölümü iki büyük merkez ilçede toplanmıştır. Ayrıntılar aşağıdaki tabloda
verilmektedir.
ŞİRKETLERİN TÜRLERİNE GÖRE DAĞILIMI
ŞİRKET TÜRLERİ
|
SAYISI
|
Anonim
|
1.764
|
Limitet
|
8.212
|
Diğer
|
111
|
TOPLAM
|
10.087
|
İlde toplam 702 adet kooperatif vardır. Bu
kooperatiflere 77.487 kişi üyedir. Kooperatiflerle ilgili bilgiler aşağıda
belirtilmiştir.
KOOPERATİFLERİN DAĞILIMI
KOOPERATİFİN TÜRÜ
|
KOOPERATİF SAYISI
|
TOPLAM ÜYE SAYISI
|
Faal Koop.
|
702
|
77.487
|
Faal Olmayan Koop.
|
1.114
|
43.111
|
Terkin Koop.
|
506
|
24.158
|
TOPLAM
|
2.322
|
144.756
|
Yazar: Esma Banu ARSLAN
Follow Us
Were this world an endless plain, and by sailing eastward we could for ever reach new distances